KOOPERATİF HABERLER
ESNAF VE
SANATKÂRIN SORUNLARI TARTIŞILDI
VİDEO HABER
Anadolu Basın Yayın Birliği Bilecik Şubesi Sivil
Toplum Kuruluşu Başkanları ile toplantılarına devam ediyor. Bu
ayki toplantı konuğu Bilecik Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı
Halit Gölcan ve yönetim kurulu üyeleri oldu. Esnaf ve Sanatkarın
sorunlarını dile getiren Gölcan sorunların çözülmesi için ilgili
bakanlara dosya hazırlayıp verdiklerini dile getirdi.
Anadolu Basın Yayın Birliği’nin bu yılki ilk
konuğu Bilecik Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ahmet Özünlü
olmuştu. Ardından Bozüyük Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Habip
Esel davet edildi. Ancak Habip Esel’in davet edilmesine rağmen
konuya duyarsız kalması Bozüyük Ticaret ve Sanayi Odasının
basınla paylaşacağı herhangi bir dert ve sıkıntılarının olmadığı
kanaati oluşmasının ardından Bilecik Esnaf ve Sanatkarlar Odası
yönetimi ile toplantılar devam etti.
Bilecik Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Halita
Gölcan sorunları sıralarken şöyle dedi: “ BAĞKUR ve SSK
primlerinin yüksek olması; Sosyal Güvenlik Destek Primi’nin
kesilmesi; vergi oranlarının KDV, ÖTV gibi yüksek olması;
belediye harçlarının yüksek olması; piyasalarda para girişinin
olmaması; devletle ilgili bürokrasinin fazla olması; imalat
yapan esnafımızın doğalgaz, elektrik, su, hammadde giderlerinin
yüksek olması; nakliyeci esnafımızın vergi ücretlerinin yüksek
olması; maddi sıkıntılardan K Belgelerini almayan şoför
esnafımız bulunmakta, bu belge ücretlerinin alınmaması;
belediyelerin ticaret yapmaması; şehir içi taşıma ücret
tarifelerinin odalarımızdan alınarak belediyelere verilmesi;
tatil günleri açma ruhsatlarından ücret alınması; ustalık
belgeleri sorunları nedeniyle üye kaybetmemiz maddi açıdan
güçsüz olmamız, esnafa hizmet edemememiz başlıca sorunlarımız
olup, sorunların çözülmesi diye bakanlarımıza dosyamızı verdik.”
Bilecik Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Hali Gölcan ile
röportajımız şöyle:
ABYB Bilecik Şube Başkanı Şadi ERDAL:
“Çok muhterem oda başkanlarımız, Esnaf ve Sanatkârlar Odaları
Birliği Başkanımız ve basın mensubu arkadaşlar hepiniz, Anadolu
Basın Yayın Birliği Başkanı Şadi Erdal olarak hoş geldiniz
diyorum.
Bildiğiniz gibi geçen yılda bürokratlarla ayda bir basın
toplantısı yapmıştık. Bu senede sivil toplum kuruluşları ile
basın yoluyla arkadaşların sıkıntılarını dile getirmek istedik.
Bundan evvel ilk defa Bilecik’teki Ticaret ve Sanayi Odası
Başkanı ile görüşme yaptık. 2.’sini Bozüyük Ticaret ve Sanayi
Odası Başkanı ile yapacaktık; az sonra bir açıklama yapacağım bu
hususta. Şimdi Bilecik Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği
Başkanı arkadaşlarımızla görüşeceğiz. Kendilerinin sorunları
varsa, sıkıntılarını basın yoluyla dile getirmeye gayret
edeceğiz. Şimdi geçen ay Bozüyük Ticaret ve Sanayi Odası
Başkanıyla görüşme yapacaktık. Kendisine defalarca telefonla
ulaştıkta ama malesef gereken ilgiyi görmedik ve o husustaki
açıklamamız şöyle; Anadolu Basın Yayın Birliği olarak uzun
süreden beri devam ettirdiğimiz halkımızın önderleri konumundaki
sivil toplum örgütleri başkanları ile yaptığımız görüşmeler
çerçevesinde Bozüyük Ticaret ve Sanayi Odası Başkanını davet
ettiğimiz ve defalarca görüştüğümüz halde toplantı davetimize
duyarsız kalmıştır. Arkadaşımızla telefonla görüştük. Sadece gün
ve saat konusunda gerekli hassasiyeti göstermedi arkadaşımız.
Birliğimizin amacı basın yoluyla kurumların sıkıntılarını
ilgililere duyurmaktır. Bozüyük Ticaret ve Sanayi Odası
Başkanının bu tavrı karşısında Bozüyüklü sanayici ve iş
adamlarımızın basınla paylaşacakları herhangi bir dert ve
sıkıntıları olmadığı kanaati oluşmaktadır. Kamuoyunun bilgisine
sunuyoruz ve şimdi Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı
arkadaşımızın esnafın ne gibi sıkıntıları olup olmadığını
anlatmasını istiyoruz. Buyurun Başkanım.”
Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Halit Gölcan: “Teşekkür
ediyorum. Öncelikle sizlere hoş geldiniz diyorum. Burası bir
aile ocağı esnaf teşkilatının. Burada benim odalar birliği
yönetimi arkadaşlarım mevcut. Ben birazdan onları tanıtacağım.
Onların adına ve esnafım adına bizim sorunlarımızı dinlemeye
geldiğiniz için ben hepinize şükranlarımı sunuyorum.
Arkadaşlarımı tanıtayım; İbrahim Kayacık Bozüyük Esnaf Odası
Başkanı, Fevzi Şen Gölpazarı Esnaf Odası Başkanı, Mehmet Polat
Pazaryeri Şoförler Odası Başkanı, Ahmet Ünal Bozüyük Şoförler
Odası Başkanı, Aydın Yıldız Osmaneli Esnaf Odası Başkanı,
bizimde yönetimimiz bu arkadaşlarla Bilecik’te beraber esnafın
sorunlarını çözmeye çalışıyoruz. Ben kısaca odamız hakkında bir
bilgi vermek istiyorum sizlere. Şimdi bizim 13 tane ilçeler
dâhil odamız mevcut. Bu odalarımızdan 4 tanesi merkezde. Bilecik
Giyim ve Mefruşat Odası, Giyim Yiyecek ve İçecekler Odası,
Şoförler Odası, ayrıca Maden İşleri Odası. Bizim odalarımız
karma odalar. Mesela Ayakkabıcılar Odası, Terziler Odası,
Elektrikçiler Odası gibi böyle odalarımız yok. Üye sayımız az
olduğu için karma odalar mevcut. Toplamda 13 odamız mevcut. Her
ilçede sadece Söğüt hariç Şoförler ve Esnaf Odası mevcut. Bu
odaların tümü birliğimizin bünyesinde bizle beraber esnafımız
ile ilgili çalışmalar yapıyoruz. Şimdi ben size oda mevcudumu
söyleyeyim. Toplam olarak 6440 tane yıl sonuna göre faal üyemiz
var. Bunlardan 2880 tane esnafımız Bilecik’te ikamet etmekte,
2059 tanesi Bozüyük’te, 489 tanesi Gölpazarı’nda, 643 tanesi
Osmaneli’nde, 447 tanesi Söğüt’te faaliyet göstermektedir.
Şimdi 5362 sayılı kanuna göre odamızdaki üyelerimiz nedir,
onları size anlatayım. İster gezici ister sabit bir mekanda
bulunan esnaf ve sanatkar ile taciz sanayici diye belirlenen
koordinasyon kurumlarının belirlediği esnaf ve sanatkarlar
meslek kollarında dahil olup ekonomik faaliyetlerin sermayesi
ile birlikte bedenin çalışmasına dayandıran ve kazancına tacir
veya sermayesi niteliğinde kazandırmayacak miktarda olan basit
usulde işletme defteri tutan meslek sahibi kişilere esnaf ve
sanatkar deniliyor.
Bizim
odalarımızın sıkıntılarını dile getireceğim. Şimdi 4 tane Sanayi
ve Ticaret Bakanımız değişti. Bunlardan 3 tanesi Bilecik’imize
ziyarete geldiler. Bilecik’imize ziyarete geldiklerinde Sanayi
ve Ticaret Odasında geniş kapsamlı bir toplantı yapıldı. Bu
toplantıda ben odalarımızın ve esnafımızın sorunlarını orada
konuştum, bakanlarımızla. Kendilerine ve bakanlıklarına birer
dosya olarak sorunlarımızı ilettim. Ben kısaca isterseniz o
konuda size bilgi vereyim. Birinci olarak Zafer Çağlayan Bey
geldi. Ali Çoşkun Bey geldi. Nihat Ergün Bey geldi. Ben
sorunlarımızı kendilerine ilettim. Dedim ki ;
1-3308
Sayılı Meslek Eğitimi Kanunu çeşitli açılardan güncelliğini
yitirmiş bulunmaktadır. Kanun Mesleki Eğitim’de yaşanan
gelişmeler doğrultusunda güncelleşmesi gerekmektedir. 5174
sayılı Kanunda ustalık belgesi aranmayacağına ilişkin hüküm hem
esnaf teşkilatına hem de mesleki eğitim sistemine zarar
vermektedir.
2-Çıraklık
eğitimde talebin giderek azaldığı görülmekte 8 yıllık eğitim bu
sisteme zarar vermektedir. Odalarımız maddi sıkıntılar nedeniyle
çıraklık eğitimde yeterince ilgi gösterememektedir. Odalarımızın
güçlenmesi için üyelerimiz defter tasdiklerinin odalarımızca
yapılması, kayıt esnasında alınan ücretlerin başka kurumlara
aktarılmaması gerekmektedir. 5362 Sayılı Kanunun 68. Maddesinde
3308 Sayılı Meslek Eğitimi Kanunu kapsamına alınan il ve
mesleklerine faaliyette bulunacak esnaf ve sanatkârlardan sicile
kayıt sırasında meslek dalı ile ilgili olarak belge istenir ve
Sanayi Odaları’na gitme mecburiyetinde değil denilmekte bu
durumda olan esnafımız Ticaret ve Sanayi Odaları’ndan geri
dönememektedir. Esnaf ve sanatkârlarımızın 1163 Sayılı
Kooperatifler Kanunu Yapı Kooperatifi ve bir çok kooperatifler
gibi bu kapsamdan çıkarılıp kendi özünde bir kanunla yerini
almalıdır.
Şimdi
bu sorunlarımızı söyledik. Ayrıca BAĞKUR ve SSK primlerinin
yüksek olması; Sosyal Güvenlik Destek Primi’nin kesilmesi; vergi
oranlarının KDV, ÖTV gibi yüksek olması; belediye harçlarının
yüksek olması; piyasalarda para girişinin olmaması; devletle
ilgili bürokrasinin fazla olması; imalat yapan esnafımızın
doğalgaz, elektrik, su, hammadde giderlerinin yüksek olması;
nakliyeci esnafımızın vergi ücretlerinin yüksek olması; maddi
sıkıntılardan K Belgelerini almayan şoför esnafımız bulunmakta,
bu belge ücretlerinin alınmaması; belediyelerin ticaret
yapmaması; şehir içi taşıma ücret tarifelerinin odalarımızdan
alınarak belediyelere verilmesi; tatil günleri açma
ruhsatlarından ücret alınması; ustalık belgeleri sorunları
nedeniyle üye kaybetmemiz maddi açıdan güçsüz olmamız, esnafa
hizmet edemememiz başlıca sorunlarımız olup, sorunların
çözülmesi diye bakanlarımıza dosyamızı verdik.
‘Şimdi
bunlar nelerdir?’ diye şimdi bize soracaksınız. Şimdi 5174
Sayılı Ticaret Kanunu var. Ticaret Odaları’nın kanunları var.
Bizimde 5362 Sayılı Esnaf kanunumuz var. Şimdi bize bir kişi
esnaf olacağım diye kaydolmaya geldiğinde bizden ustalık
belgesini alabilmesi için ilkokul mezunları 12 yıl kursa
gidecek. Ortaokul mezunları 8 yıl kursa gidecek. Lise mezunları
4 yıl kursa gidecek. Üniversite mezunları da 1 yıl kursa
gidecek. O kursu bitirdikten sonra imtihana girecek ustalık
belgesini alacak. Biz bu kişiyi esnaf olarak kaydedeceğiz. Ama
ticaret odalarında bu aranmıyor. Bu bizim kurumumuzu sıkıntıya
sokuyor. Şimdi köyde bir bakkal dükkanı, bir kahve veyahut köyde
ne vardır başka bir berber vardır. Buraya geldiğinde ustalık
belgesi yoksa biz bunu kaydedemiyoruz. Diyoruz ki Ticaret
Odası’na gideceksin. Gidiyor, Ticaret Odası’na kayboluyor. Köyün
nüfusu zaten kaç kişidir. En fazla 300 kişidir, 100 kişidir.
Şimdi bu sistemin mutlaka değişmesi lazım. Eğer bu adamın sanatı
varsa sanatkârsa bu adamı ilkokul mezunuysa 12 yıl kursa
gönderme. Bunu bir imtihan yap, bizim odalarımıza kaydolsun
bunlar. Biz bunları kaydedemiyoruz. Burada hem bizim sıkıntımız
var odaya kaydolma ücret açısından hem de onların Ticaret
Odasına giderlerse birinci sınıf defter tutma mecburiyetinde.
Birinci sınıf defter tutanlarında muhasebe ücretleri herhalde
tahmin ediyorum 150 liradan aylık 500 lira civarında ödemesi
lazım. Ama bizde basit usullü defter tutacak bunlar. Muhasebe
ücretleri yıllık en fazla 60 lira civarında. Yıllık, aylık değil
yani.
Bunun
dışında taşeronlarımız var, müteahhitlerimiz var, buraya
kayıtlı. Bunlar bir araya gelecekler, diyorlar ki eski
Bayındırlık Müdürlüğü şuan da Şehircilik Müdürlüğü oldu. Siz
diyorlar Ticaret Odasına kaydolacaksınız. Sizin belgeleriniz
geçerli değil. Hâlbuki bizim 5362 Sayılı 13. Maddeli kanunumuzda
5174 Sayılı Kanunda Ticaret Odası’nda ne uygulanırsa sende
ihaleye girebilirsin diye bizim kanunumuzda yer almakta. Böyle
olduğu halde biz bu hakkımızı alamamaktayız. Taşeron
üyelerimizin çoğu Ticaret Odası’na kayıt olmakta.”
ERDAL:
“Başkanım bu uygulama kanunsuz oluyor. Bunu yapan hangi
müessese, hangi resmi daire?”
GÖLCAN:
“Biz gerekli girişimlerde bulunduk. Artık gerekli girişimlerden
ne gelir bilemiyorum. Şimdi 10 yılda ticaret hayatında köklü
değişiklikler oldu. Bu değişiklikler başında hipermarketler;
gıda, mobilya, elektronik gibi pazarda etkin noktayı giderek
geçmişte bu güç kollarında çalışan sanayici ve esnafımız tasfiye
edilmek zorunda kalmıştır. Sınırlı sermayesi girişimcilik yapan
ailesiyle birlikte çalışan devlete yük olmadığı gibi vergi
ödeyen istihdam yaratan bu kesimlerin pazardaki payları giderek
azalmış pek çoğu iş yerini kapatmak zorunda kalmıştır. Ulaştırma
esnafı; tüketici, kamyoncu, minibüsçü, otobüsçü her artan mazot,
benzim fiyatları karşısında çaresiz bir vaziyettedir. Şoför
esnafı ve ulaştırmacılık sektörü 41 tane belge K1, C1, G1, D1,
D4 serece ve 41 tane belge ulaştırma Bakanlığı ve Karayolları
yetkili kurumları tarafından verilmekte. Taşımacılık sektörü alt
yapısında ciddi bir sıkıntı vardır. Şoför esnafımızın devlet
bürokrasisinde karar almak yerine onların önerilerini alarak,
sıkıntılarını çözmesi lazımdır. Bizimde bu konularda
görüşlerimiz alınmalıdır. Ama maalesef bizim görüşlerimiz
alınmadan bu uygulamaları yapıyorlar. Bir kamyoncu esnafı bu K1
Belgesi’ni alabilmek için 14 bin lira para veriyor. Bizim
esnafımız, küçük esnafımızın kamyonu 14 bin lira etmiyor. Adam
zaten mazot parasını ödemekte zorlanıyor.
Bunun dışında diyelim ki K Belgesi’ni aldı. 14 bin lira para
verdi. Antalya’ya buradan bir ev eşyası sardı. Trafik baktı
‘tamam senin K1 belgen var, sana ceza kesmiyorum’ dedi. Fakat
gelirken dönüş yükü alacak, ne yükleyecek sebze olur veyahut
meyve olur. Sebze yükledi, diyecek ki sebze için bu K belgesi
geçmiyor. Başka belge var, o belgeyi alman lazım deyim ya o yükü
boşalttıracak ve o belgeyi almak zorunda bırakacak. Bunların
düzelmesi lazım. Biliyorsunuz taşımacılık sektöründe uluslar
arası şirketler mazot, benzin indiriminden yararlanıyorlar.
Gemileri olanlar gemi ticaretinde yük taşıyanlar
yararlanıyorlar. Ama bizim sürücü esnafımız mazot indiriminden
benzin indiriminden yararlanamıyor. Görüyorsunuz her gün
benzine, mazota zam geliyor. Kamyoncumuzun cebinde mazot parası
yok, kredi kartları ile mazot alıyor, işine öyle gidiyor.
Karşıdan yük alamadığı zaman ancak götürdüğü şey sermayesine
yetmiyor.
Değerli arkadaşlarım biz bir araştırma yaptık esnafımızla
ilgili. Bunu da daha önce bakanlarımıza verdik, dosyalarımıza
koyduk. Ben isim vermeden buradan arkadaşlarımızın
söylediklerini sizlere aktarıcam. Bir kaynakçı arkadaşımız demiş
ki; ‘Para dönmüyor, işler azaldı. Vergi ve Bağkur ödemekte
zorlanıyoruz. Kredilerimizi ödemekte güçlük çekiyoruz. Ana
sermaye erimekte.’
Bir marangoz
arkadaşımıza gittik. ‘İmalat değil, tamir yapıyoruz. Alacaklılar
geri gelmiyor. Dükkan kirasını ödemekte zorlanıyorum. ‘
Tornacı
arkadaşımız; ‘İş yok, millet kredi kartlarından tükendi.’
Lokantacı
arkadaşımız; ‘İş yok, para yok, ödemelerde zorluk çekiyoruz. ‘
Lastik tamircisi
bir arkadaşımız; ‘İş yok, para yok, piyasalarda yaprak
kımıldamıyor. Siftah yapmadan dükkânlarımızı kapatıyoruz. Emekli
maaşım yetmediği gibi, kesintileri de arttırıyorlar.
Toptancılara ödemelerimizi yapamıyoruz. ’
Gene bir
arkadaşımız oto karuselci ; ‘Her geçen seneyi zorla kapatıyoruz.
İşler yok denecek kadar azaldı. Sermayem eridi. Ödemeleri
yapamıyorum. Bunların üzerine daha ne söyleyeyim ki? Küçük esnaf
ve sanatkâr bitmiş durumda.’
Kaportacı
arkadaşımız; ‘ Herkesin söylediği gibi iş yok, dükkâna giren
müşteri sayısı çok azaldı. Elektrik ve diğer giderler çok arttı.
Bırakın ödemeleri evimize ekmek götürmekte zorlanıyoruz.’
Sebzeci
arkadaşımız; ‘Maliyetler çok arttı. Kredilerimizi geriye zor
ödüyoruz. Müşteri azaldı. Her geçen seneyi arar olduk.
Geleceğimizi karanlık görüyorum.’
Ben
arkadaşların isimleriyle beraber daha önceki bakanlarımıza bu
konularımızı ilettim. Ama bir çözüm bulunamadı. Şimdi bundan
önce 14 Şubat’ta Ankara’da TESK yönetim kurumunda toplantımız
vardı. Bende her ay 82 birlik başkanıyla beraber Ankara’da
toplantılara katılıyoruz. Bende ilimin sorunlarını orada dile
getiriyorum. Oraya da şimdi yeni bağlandığımız Gümrük ve Sanayi
Bakanlığımız Hayati Yazıcı Bey, bizi ziyarete geldi. Ondan sonra
bir toplantı yaptık. Bu toplantıda sorunlarımızı genel
başkanımız kendilerine iletti. Biz de dilimizin döndüğü kadar,
kendilerine söyledik. İlimizin sorunlarını dile getirdik.
Kendisi bu sorunlarımızı düzelteceğine hatta şuanda esnaflarla
ilgili, sizin sorunlarınızla ilgili bir taslak hazırladık. Bu
taslak üzerinde bu ay sizleri çağırıp görüşlerinizi alacağım
dedi. İnşallah bizim sorunlarımız düzelir. Bizde sorunlarımızın
düzelmesini istiyoruz.
Odalarımızda
da esnafımızda da hepimiz de bir sıkıntı mevcut. Bu ülke
hepimizin ve ben düzelir diye ümit ediyorum.
Biliyorsunuz
Esnaf Kefalet Kooperatiflerimiz var bizim. Bu Esnaf Kefalet
Kooperatifleri’nde şuan da 25 bin liraya kadar %6’la yıllık
kredi vermekteyiz, yani faizi %6 .
Merkezimizde ilçelerle birlikte altı tane Esnaf Kefalet
Kooperatifimiz var. Biz Bilecik merkez olarak 382 tane
ortağımıza 7 bin 628 bin lira yıl sonu itibariyle kredi
kullandırdık. İnşallah bu yıl sonu itibariyle 10 bin lirayı
hedefliyoruz esnafımıza. Tabi bunlarda da sıkıntılarımız oluyor,
geri dönüşlerde. Esnafımızı icraya vermemeye çalışıyoruz.
Esnafımızı kollamaya çalışıyoruz. Onların sıkıntılarını
dertlerini çözmeye çalışıyoruz. Tabi herkes kredi alamıyor.
Bunların siciline bakılıyor. Şimdi Biz istiyoruz ki esnafın
sorunları çözülsün.
Esnafın
sorunları nasıl çözülür? Şimdi esnaflık yapan arkadaşlarımızdan
%17 oranında destekleme primi kesiliyor, emekli olanlardan.
Emekli olan zaten kaç lira maaş alıyor. Ben emekliyim 700 lira
civarında maaş alıyorum. En yüksek o zaman 12’ydi. 12’den ben
emekli oldum. 700 lira maaş alıyorum, benden %17 benden
destekleme kesiliyor. 600 lira alan var, 500 lira alan var.
Bunların kesilmemesi lazım. Ancak kesilmesi gereken başka yerden
memurluktan emekli olmuş, başka bir işten esnaflık yapmayan
emekli olmuş bunlardan kesilmesi lazım. Biz mesleğimizi
yapıyoruz. Mesleğini yapan kişilerden kesilmemesi lazım.
Yurt
dışından çok kalitesiz mallar geliyor, Çin malları geliyor.
Bizim Türkiye’de fabrikalarımızın yaptığı malların kalitesini
tutmuyor. Fakat ucuz olduğu için halkımızın cebinde alacak
yeteri kadar para olmadığından bu ucuz eşyalara itibar ediliyor.
Bunlar çok satılıyor. Ne oluyor bu sırada bizim kaliteli mal
çıkaran fabrikalarımız kapanma noktasına geliyor. Burada çalışan
işçilerimiz azalıyor. Bunlarda bize işçilerimizin maaş
alamaması, işçilerimizin askeri ücret üzerinde ücret alamaması
esnafımızı etkiliyor. Bunun dışında esnafımızın dışında büyük
AVM’ler açılıyor. İlimize her mahalleye A101’ler, çarşı
içerisine Migros’lar açıldı. Mahalle bakkalımız kalmadı. Esnaf
ve sanatkârımız; el emeğiyle uğraşan esnafımızda nasibini aldı.
Günden güne esnafımız erimekte. Acilen inşallah bir çare
bulunması lazım. Beni dinlediğiniz için teşekkür ederim.
Sorularınıza cevap vereceğim."
kaynak:sakarya web
tv |